31 Aralık 2011 Cumartesi

Basındaki Bazı Yazarlara Mail Atalım


c.altan@bnet.net.tr, m.asik@milliyet.com.tr, fbila@milliyet.com.tr, mabirand@e-kolay.net, h.cemal@milliyet.com.tr, can.dundar@e-kolay.net, mehves.evin@milliyet.com.tr, aguclu@milliyet.com.tr, sidiz@milliyet.com.tr, fatos.karahasan@milliyet.com.tr, skohen@milliyet.com.tr, mmunir@milliyet.com.tr, h.pulur@milliyet.com.tr, dsazak@milliyet.com.tr, guras@milliyet.com.tr, gmengi@gazetevatan.com, iyuvacan@gazetevatan.com, zmutlu@gazetevatan.com, donder@gazetevatan.com, rmengi@gazetevatan.com, zlivaneli@gazetevatan.com, tugce.baranotti@gmail.com, mutlu.tonbekici@gmail.com, aayaydin@gazetevatan.com, rmuhtar@gazetevatan.com, einan@gazetevatan.com, eergu@gazetevatan.com, akatas@bilgi.edu.tr, saltan@gazetevatan.com, aagaoglu@gazetevatan.com, eergu@gazetevatan.com, miplikci@gazetevatan.com, iclal@gazetevatan.com, ogonensin@gazetevatan.com, sduman@gazetevatan.com, rcakir@gazetevatan.com, caktar@gazetevatan.com, bcetin@gazetevatan.com, mmutlu@gazetevatan.com, aguner@gazetevatan.com, catakli@gazetevatan.com, hcelalguzel@yahoo.com, okumbaracibasi@gazetevatan.com, cevikce@ttmail.com, sgultekin@gazetevatan.com, suleymanates@gazetevatan.com, sengin@gazetevatan.com, hbila@gazetevatan.com, rsaricaoglu@gazetevatan.com, gozdemir@gazetevatan.com, cevdet.askin@radikal.com.tr, akif.beki@radikal.com.tr, oralcalislar@gmail.com, cengiz.candar@radikal.com.tr, murat.yetkin@radikal.com.tr, bulent.mumay@radikal.com.tr, mercan@boun.edu.tr, fatih.ozatay@radikal.com.tr, bcoskun@cumhuriyet.com.tr, ekongar@cumhuriyet.com.tr, asirmen@cumhuriyet.com.tr, hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr, ataolb@cumhuriyet.com.tr, oerinc@cumhuriyet.com.tr, kursatbasar63@gmail.com, nilgun@cumhuriyet.com.tr, mustafasnmz@cumhuriyet.com.tr, ankcum@ttnet.net.tr, zeynepgogus1@gmail.com, irtibat@yenicaggazetesi.com.tr, ahmetgursoy.028@gmail.com, bercilasun@hotmail.com, aybarstunga@gmail.com, ahsevgi@selcuk.edu.tr, ahmetseyhan@yenicaggazetesi.com.tr, ahmet.serif@yahoo.com, eahmetunal@gmail.com, ahmethtakan@gmail.com, ilgaz@yenicaggazetesi.com.tr, afsinselim@yahoo.com, altemurkilic@ttmail.com, alanurozalp@hotmail.com, arslanbulut@yenicaggazetesi.com.tr, armagan_kuloglu@yahoo.com, arslantekin53@yahoo.com, alptekincebe@hotmail.com, kilicasli95@mynet.com, agahoktayguner@hotmail.com, behic@yenicaggazetesi.com.tr, cazimgurbuz@yahoo.com, celik@celikerisci.com, defnesarisoy@gmail.com, esfender@esfenderkorkmaz.com, hasandemir54@hotmail.com.tr, hcakmak@gazi.edu.tr, hulkicevizoglu@cevizkabugu.com.tr, hyusuf@superonline.com, yenicag@yenicaggazetesi.com.tr, ulugtekinyilmaz@hotmail.com, israfilkumbasar@yenicaggazetesi.com.tr, m.nalbantoglu@yenicaggazetesi.com.tr, merkal@istanbul.edu.tr, tokkali@gmail.com, uozdag61@gmail.com, nazmicelenk@gmail.com, nuriye.atabey@hotmail.com, raufdenktas@yenicaggazetesi.com.tr, remziozdemir@gmail.com, kenan@akyayincilik.com, kzorlu77@gmail.com, sonkibar@gmail.com, yenicag@yenicaggazetesi.com.tr, savassuzal@habergazete.com, sadisomuncuoglu@yahoo.com, selcantasci@gmail.com, servetkabakli@yenicaggazetesi.com.tr, yenicag@yenicaggazetesi.com.tr, suayipozcan@yahoo.com, serapbesimoglu@hotmail.com, yeniceriozcan@yahoo.com, faltayli@htgazete.com.tr, mbardakci@htgazete.com.tr, psuda@htgazete.com.tr, etemelkuran@htgazete.com.tr, rahsangulsan@htgazete.com.tr, utalu@htgazete.com.tr, azaman@htgazete.com.tr, sozel@htgazete.com.tr, prozyigit@htgazete.com.tr, bayraktarb@htgazete.com.tr
mail attığım tüm adresler burda. copy/paste ile toplu gönderim yapabilirsiniz.

Bankacı eşleri mağdur!!!

30 Aralık 2011 Cuma

Facebook Sayfası Hatırlatma

Mağdur öğretmenlerin paylaşımda bulunduğu sayfamız:
http://www.facebook.com/groups/bankaciesimagdurlar/
hala grupta bulunmayan mağdur arkadaşlarımızı davet ediyoruz.

Abbas Güçlü'nün kaleminden

İsteyince Oluyor!

"MEB, eş durumu özür tayinlerine yönelik başvuru süresini uzattı. Demek ki isteyince değişiklikler olabiliyormuş. "

Şimdi aynı şekilde, kapsamı ve süresi konusunda da, mağduriyetleri önleyecek şekilde yeni bir düzenlemeye gidilse ne güzel olur.
Bu onlara verilmiş en güzel yeni yıl armağanı yerine geçer…
MEB bazı konularda çok katı. Sistem oturtmak için belki bu gerekli. Ama böylesi uygulamalar, akşam karar alıp, sabah uygulanarak olmaz.
Bir, iki yıl sonra başlatılmalı ki, umudunu o atama dönemine bağlamış öğretmenlerimiz mağdur olmasın.
Sınavlara yönelik değişiklikler de yine aynı şekilde hemen o yıl sınavlara girenlere değil, liseye yeni başlayanlara uygulanmalıdır.
Örneğin şimdi sınavsız geçiş kaldırılırsa, meslek liselerine sırf bu yüzden yönelen öğrencilere haksızlık olmaz mı?
Bu haksızlık ve dayatmacılık, katsayı uygulamaları getirildiğinde de yapılmış ve pek çok öğrenciyi mağdur etmişti.
Umarız şimdi daha bir sağduyulu davranılır…
Bu kapsam genişletilmeli
MEB’in başvuru süresini uzatmaya yönelik açıklaması aşağıda. Ama yetersiz.
Sizce bu açıklamaya başka neler eklenmeli?..
“Bakanlık makamınca, Bakanlığımıza bağlı resmî eğitim kurumlarında görev yapan öğretmenlerden eş durumu özrü bulunanların eşinin ataması 31 Aralık 2011 tarihinden önce yapılıp ancak göreve başlamayanlar yönünden başvuru alınması işleminin 05 Ocak 2012Perşembe günü saat 17.00'ye kadar uzatılması ve atamaların da 09 Ocak 2012 tarihinde gerçekleştirilmesine karar verilmiştir.
Atananların ilişik kesme ve göreve başlama işlemleri 20 Ocak 2012 tarihinden itibaren başlayacak olup yarıyıl tatili içinde tamamlanacaktır.
Eş durumu özründen yer değiştirme talebinde bulunacak öğretmenlerimiz, Bakanlığımızın http://ikgm.meb.gov.tradresinde yayınlanan Öğretmenlerin Eş Durumu Özrüne Bağlı Yer Değiştirme Kılavuzu (Aralık-2011)hükümleri çerçevesinde başvuru yapmaları ve onay sürecine ilişkin gelişmeleri takip etmeleri gerekmektedir.”
CEVAP ÇOK BASİT: Düzeltme 506 sayılı kanun geçici 20. maddenin mağdurlarınıda kapsamalı...

29 Aralık 2011 Perşembe

Kılavuzda değişiklik?

Malumunuz kılavuzda değişiklik yapıldı. Bir yanlış görülmüş düzeltilmiş diye umut ediyoruz. Ama şunuda düşünmeden edemiyor insan "hangi ensesi kalının yakını için yapıldı?" "hangi yandaş mağdur olduda yapıldı?, bir yanlışın görülüp düzeltilmesi ne kadar güzel aslında; ama madalyonun diğer yüzü içler acısı. "PEKİ YA KASITLI, BİLİNÇLİ MAĞDUR EDİLEN ÖZEL SANDIK SİGORTALILARI?" bizim mağduriyetimize çözüm nerde? Maillere boğduğunuz mecliste Ahmet Duran BULUT  hariç kim duydu sesimizi. Basından bizi kaleme alan kaç kişi var? Acaba çok magazinsel bir konu değil mi? Ya da birileri polise taş molotof atmadıda haber değerimi yok?
Desenize kumsalda küçük iki tane kum tanesi var biri kumsalın bir ucunda diğeri öbür ucunda, bu olay kimin umrunda? Cumhurbaşkanının umrunda değil maile boğduk tweet attık. Başbakanın BİMER'ini mesaja boğduk. Mesaj atmadığınız basın kuruluşuda kalmadı. Meclisin muhalifi olsun iktidarı olsun hepsine mesaj attık. Sonuç? Ömer Bey küçük havuzunda kağıttan gemilerini üfleyerek istediği yere sürüklüyor.
Geminin içindekiler boğulmuş, gemi alabora olmuş, aile düzenleri kurulamamış, insanlar çocuklarına kavuşamamış, kimin umrunda? Demekki bu kadar zayıf düştü basın. Demekki Cumhurun başı bu kadar ilgisiz vatandaşına. Başbakanın talimatıdır diye düşünmeden edemiyor insan. Malum tuvalete bile çıkamaz bazıları Başbakan izin vermeden. Başbakanın derdi var hasta bizi mi düşünecek? Düşünecek tabi o koltukta hala oturuyorsa.

Türkiye'nin görünen şimdiki resmi siyah tonajlı kimse aksini söylemesin. Mağduriyetler oluyorsa heleki bu mağduriyetler mevcut yasaların bile bile ihlaliyle yapılıyorsa beyaz bir tablodan söz etmesi polyannacılık olur. Diktanın demokrasi halinde yaşar gibiyiz. Başa biri geçiyor alıyor düdüğü eline bakın bu düdük ben çalarım çıkan sesi siz kabullenirsiniz.

Hayır Ömer Dinçer Bey, Biz kabul etmiyoruz ve sonuna kadar hukuksal alanda savaşımız sürecek. İdare Mahkemesi olmadımı bir üstüne oda mı olmadı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde görüşürüz. Nasılsa AİM'de açılan dava sayımız rekora gidiyor 300-500 de biz arttırırız.
Unutmayın "Adaletin Terazisi" nadiren haksızı ağır çıkarmıştır.
Açılan her 1000 idari davanın yaklaşık 950 si davayı açanın lehine sonuçlanmıştır. Durduk yere kimse haklı değilse dava açmaz cümlesinin doğrulamasıdır bu istatistik.

 Tüm mağdurlarımıza dava dilekçelerinizin örneklerini birbiri ile paylaşmasını tavsiye ediyorum.

24 Aralık 2011 Cumartesi

Aynı sudanmı içmedik nedir?

Haydi bir daha bir daha bir dahaaaa haksızlık edin Ömer Dinçer

Hukuki Dayanaklar

M.E.B. 2005 Yer Değiştirme Kılavuzu Sayfa 13 Son Paragrafta yer alan; "Eşleri 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun Geçici 20’nci maddesine göre; banka personeli için kurulmuş bulunan özel emeklilik sandığına bağlı olarak bankalarda görevli olanlardan, bankadan alınacak görev yeri belgesi istenecektir." ibaresi.
M.E.B. 2006 İller Arası Yer Değiştirme Kılavuzu Sayfa 11 Madde 2.2.6 'da yer alan; "Eşi, 506 sayılı Kanunun 20 nci maddesine göre bankalar için kurulmuş olan özel emeklilik sandığına tabi banka personeli olarak çalışanlar ile baroya kayıtlı olup topluluk sigortası ödeyen avukatlardan sigorta prim belgesi istenmeyecektir. Bunlardan SSK veya Bağ-Kur’a prim ödendiğine dair belge yerine kuruluşun topluluk sigortasına ya da özel emeklilik sandığına prim ödendiğine ilişkin belge ibraz etmesi istenecektir." ibaresi.
M.E.B. 2008 İller Arası Yer Değiştirme Kılavuzu Sayfa 11 Madde 2.2.8 'de yer alan; "Eşi, 506 sayılı Kanunun 20’nci maddesine göre bankalar için kurulmuş olan özel emeklilik sandığına tabi banka personeli olarak çalışanlar ile baroya kayıtlı olup topluluk sigortası ödeyen avukatlardan sigorta prim belgesi istenmeyecektir. Bunlardan SSK veya Bağ-Kur’a prim ödendiğine dair belge yerine kuruluşun topluluk sigortasına ya da özel emeklilik sandığına prim ödendiğine ilişkin belge ibraz etmesi istenecektir." ibaresi.
M.E.B. 2009 Öğretmenlerin Özür Durumuna Bağlı Yer Değiştirme Kılavuzu Sayfa 8 Madde 1'e bağlı Alt Madde 5 'te yer alan; "506 sayılı Kanunun 20’nci maddesine göre bankalar için kurulmuş olan özel emeklilik sandığına tabi olarak çalışanlar" ibaresi.
M.E.B. 2009 Yılı Yaz Tatili Dönemi Öğretmenlerin Özür Durumuna Bağlı Yer Değiştirme Kılavuzu Sayfa 9 Madde 5 'te yer alan; "506 sayılı Kanunun 20’nci maddesine göre bankalar için kurulmus olan özel emeklilik sandığına tabi olarak çalısanlar" ibaresi.
M.E.B. 2010 Öğretmenlerin Özür Durumuna Bağlı Yer Değiştirme Kılavuzu Sayfa 8 'de 1.5. maddesinde yer alan; "Eşi, 506 Sayılı Kanunun 20. maddesine göre Bankalar için kurulmuş özel emeklilik sandığına tabi olarak çalışanlar" ibaresi.
M.E.B. 2010 Aralık Özür Durumuna Bağlı Yer Değiştirme Kılavuzu Sayfa 7 f bendinde yer alan; "506 sayılı Kanun’un 20’nci maddesine göre bankalar için kurulmuş olan özel emeklilik sandığına tabi olarak çalışanlar" ibaresi.
M.E.B. 26.07.2011 Özür Durumuna Bağlı Yer Değiştirme Kılavuzu Sayfa 9 Madde 1.5. 'te yer alan; "Eşi, 506 sayılı Kanun’un 20’nci maddesine göre, “bankalar için kurulmuş özel emeklilik sandığı”na tabi olarak çalışanlar" ibaresi.
http://hotfile.com/dl/138380445/0e20d18/lgiliAtamaKlavuzlar-Bankaciesimagdurlari.rar.html

M.E.B. Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği Madde 37 'de yer alan; "Eşi; kamu kurum ve kuruluşları dışında 31/5/2006  tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 4 üncü maddesinin (a) ve (b) bentleri kapsamında sigortalı olarak çalışanlardan" ibaresi.
5510 Sayılı Kanun Madde 4 a bendinde yer alan; "Hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanlar" ibaresi.
5510 Sayılı Kanun Madde 6 'da Sigortalı Sayılmayanlar Hükmünde Özel Sandıkların Sigortalı Olmadığına dair bir madde bulunmaması.
506 Sayılı Kanunun Geçici 20. Maddesiyle Sigortalı Sayılmamız.

Türk Eğitim-Sen 'nın Desteğine Teşekkür

Milli Eğitim Bakanlığınca Milli Eğitim Bakanlığı İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğünce 13.12.2011 tarihinde bir duyuru yayınlanmış, bu duyuru ile sadece eş durumu özründen yer değişikliği hakkının tanınacağından söz edilmiş, akabinde 14.12.2011 tarihinde Öğretmenlerin Eş Durumu Özrüne Bağlı Yer Değiştirme Kılavuzu yayınlanmıştır. Bakanlıkça verilen sözler tutulmamış tüm özür durumuna bağlı yer değiştirmek isteyen öğretmenler hayal kırıklığı yaşamışlardır. Yayınlanan kılavuzda ‘Sağlık Durumu Özrü’, ‘Öğrenim Durumu Özrü’, “Genel Ve Özel Hayatı Etkileyen Nedenlere Bağlı Yer Değiştirmeler”, “İl içi eş durumu özrü”, “eşi, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ve benzeri kurumlarda çalışanlar,”eşi, emekli olan öğretmenler, eşinin emekli olduğu tarihten itibaren altı ay içinde bir defaya mahsus olmak üzere,”  “Eşi, 506 sayılı Kanun’un 20’nci maddesine göre, “bankalar için kurulmuş özel emeklilik sandığı”na tabi olarak çalışanlara”, sözleşmeli öğretmen olarak görev yapmakta iken KPSS puanı ile kadrolu öğretmenliğe atananların sözleşmelilikte geçen hizmet sürelerinin değerlendirmeye alınmaması ve adaylık ve eşinin sigortalılık süreleri bakımından gerekli şartların taşınması için 31 Aralık 2011 tarihinin esas alınması gibi birçok aksaklık bulunmaktadır.
        
         Oturduğu yerden sendikacık yapanlara inat Türk Eğitim-Sen olarak özür grubu yer atamaları için elimizden gelen tüm gayreti gösterdiğimiz, üyemiz olsun olmasın tüm öğretmenlerimiz tarafından bilinmektedir. Yapılacak olan tüm girişimler sendikamızca yapılmış, ancak bakanlıkça yukarıda yer alan hususlarla ilgili herhangi bir düzenleme yapılmamıştır. Bu nedenle anılan kılavuzdaki mağduriyetlerin giderilmesi için Danıştay nezdinde dava açtık.

22 Aralık 2011 Perşembe

Anayasayı hatırlayalım...

Eşitlik İlkesi:
Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırı gözetilmeksizin kanun önünde eşittir. Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet, bu eşitliğin yasama geçmesini saglamakla yükümlüdür. Bu maksatla alınacak tedbirler esitlik ilkesine aykırı olarak yorumlanamaz. Çocuklar, yaslılar ve engelliler gibi özel surette korunması gerekenler için alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı sayılamaz. Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz. Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar.

Aile Bütünlüğü İlkesi:
I. Ailenin korunması ve çocuk hakları
MADDE 41.– (Değişik: 3.10.2001-4709/17 md.) Aile Türk toplumunun temelidir ve eşler arasında eşitliğe dayanır.
Devlet ailenin huzur ve refahı ile özellikle ananın ve çocukların korunması ve aile planlamasının öğretimi ile uygulanmasını sağlamak için gerekli tedbirleri alır teşkilâtı kurar.
(Ek fıkra: 7/5/2010-5982/4 md.) Her çocuk korunma ve bakımdan yararlanma yüksek yararına açıkça aykırı olmadıkça ana ve babasıyla kişisel ve doğrudan ilişki kurma ve sürdürme hakkına sahiptir.

Devlet ve eşitlik:
Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde (…)(1) kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar. (1)



Facebook paylaşım sayfası

İletişim için kullanabilirsiniz:
www.facebook.com/groups/bankaciesimagdurlar/

Resimdeki ayrıntı

Bu bir rastlandımıdır bilinmez. Bakanın sağ elinin kapattığı harf dikkatimi çekti. Milli ifadesini kapatmış, "e ne olmuş?" der gibisiniz. Durumumuzla bağlantılı aslında M harfinin gözükmemesi, Milli Eğitim Bakanlığı'ndaki Milli yani millet yani bizler mağdur ediliyoruz.

Yapılan İyilikler Söylenmez Ama Mecburuz!!!

Van İlin'de meydana gelen depremden Türkiye İş Bankası'nın şahit olduğum bir uygulamasını anlatmak isterim. Kurulan özel bir hesaba tüm çalışanların elinden geldiği kadar yardım yapması için banka Genel Müdürlüğü yardım talebinde bulundu. Yardımın Van İlinde Öğrencilerin eğitimine devam edebilmesi için yurt inşası için kullanılacağı belirtilmişti. bir Eğitime her koşulda destek sağlayan karne günlerinde kitap dağıtan 81 ilde orman diken, her sene tüm çalışanlarının adına ayrı ayrı ağaç diken bir kurumdanda bu beklenirdi. Bahsetmek istediğim şuydu:
Eğitime koşulsuz destek sağlayan bankaların koşullu ayrımcılığa maruz kalması çok üzücüdür.
Bankacıların eşlerine bir an önce kavuşması dileğiyle.
Bankacı eşi mağdurları platformu.

Abbas Güçlü'nün konuyla ilgili yazısı

Kendisine teşekkür ediyoruz.
http://gundem.milliyet.com.tr/ogretmenlerin-sevinci-yarim-kaldi-/gundem/gundemyazardetay/16.12.2011/1476152/default.htm

Ahmet Duran Bulut'un Önergeyi Yazan Elleri Dert Görmesin

Sayın Milletvekili Ahmet Duran  Bulut'un durumumuzdan bahsetmesi olumlu gelişmeler arasındadır. Ayrımcılığa deyinen Saygıdeğer Ahmet Bey sağolsun bizide unutmadığı için sesimize ses verdiği için yaşımız itibariyle ellerinden öperiz.
İlgili sayfa : http://ahmetduranbulut.com.tr/?p=570

21 Aralık 2011 Çarşamba

memurlar.net forumda hicks arkadaşımızın yazısı

"Devlet kendi kendini tanımıyor!! Bu özel sandıklar Tanzanya'dan gelen biri tarafından kurulmadı,(o şekilde olsa belki kabul edilebilirdi); bizzat devletin kanunları ile kuruldu ve çalışanları ve ailelerine! yapılan muameleye bakınız. Hayır o zaman neden SGK' ya devredilecekler, çalışanları sigortalı mı değil, ve de SGK' ya şuan doğrudan bağlı olmaması ile çalışanlarının bu haksızlıkla karşı karşıya bırakılması hangi mantıkla açıklanabilir ??? Evet gidişat o ki MEB kişilerin hak ve özgürlükleri de dahil olmak üzere ne derseniz deyin en başta aile yaşamına resmen bloklar koyan bir uygulamay imza atacak 30 Aralık' ta. Bu atama hakkından yoksun bırakılan bizlerin hakkını gaspedeceği gibi, atamasını yapacağı kişilere de bir anlamda haksız kazanç sağlayacak. Birilerinin atanabileceği yere başka biri atanacak. Bu da atlanmaması gereken bir gerçek."
Dipnot: Bu platform hiçbir siyasi amaca hizmet etmez ve ilişkilendirilemez.

Destek Vereceklerine İnandığım 3 Ulusal Gazeteye Bilgilendirme

Cumhuriyet, Hürriyet ve Milliyet (Alfabetik sıralamadır) Gazetelerinin tüm yazarlarına bu platformla ilgili bilgilendirme mesajı atmış bulunmaktayım. Güzel haberler bekliyorum.
Dipnot: Bu platform hiçbir siyasi amaca hizmet etmez ve ilişkilendirilemez.

Yaptım olacak!!!

Hatırlarsınız değil mi yakın siyasi tarihi Adalet ve Kalkınma Partisi hükümet olmadan hemen önce Cem Uzan denilen siyasi bir partinin lideri vardı. Ne derdi "Mazot 1 lira olacak" bizim Sayın Bakanında durumu aynen böyle. "Yaptım olacak" hukukuda çiğnerim koltuğumdada otururum. Sormalı sayın Bakana siz Hukuku sakız mı sanıyorsunuz. Bir kılavuzla çiğnemediğiniz hukuk yönetmelik kalmadı. Dikkat edin sayın Bakan çok çiğnemek çenenizi ağrıtabilir. :)
Dipnot: Bu platform hiçbir siyasi amaca hizmet etmez. Mağduriyetlerini dile getiren kişilerin oluşturduğu bir platformdur.

Başvurusu Bakanlıkça Red Edilenler Olursa

Öncelikle sendikaya danışmanızda fayda var ama gösterecekleri yol anlattığım şekildedir. Sizden mağduriyetinizle ilgili bakanlığa dilekçe yollamanızı isteyeceklerdir. Dilekçe aşağıda yazılan gibi olması kafidir:

MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞINA

……………..Okulu bünyesinde …………tarihinden itibaren ……………..öğretmeni olarak görev yapmaktayım. Ben ……..ilinde, eşim ise ………ilde ……………olarak görev yapmaktadır. Eşimin bulunduğu ile özür durumuna bağlı yer değiştirme istememe rağmen Bakanlığınızca 14.12.2011 tarihinde yayımlanan Öğretmenlerin Eş Durumu Özrüne Bağlı Yer Değiştirme Kılavuzunda eş durumu özrü sebebi ile eşim…………..olarak görev aldığı için yer değişikliği hakkı verilmemiştir.

Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmenlerinin Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin 37. Maddesinde eşimin yapmış olduğu ………….iş sebebi ile yer değiştirmeyeceğine ilişkin herhangi bir düzenle mevcut değildir. Kaldı ki, bundan önceki kılavuzlarda eşi …………görevde bulunan öğretmenlere eş durumu özründen tayin hakkı verilirken bu kılavuzda keyfi olarak böyle bir düzenlemeye yer verilmediği için mağduriyetim söz konusudur.

Eş durumu özrü sebebi ile illerarası yer değişikliği hakkı tanınırken aynı özürden dolayı mağdur olan ben ve benim gibi kişilerin bu haktan mahrum bırakılması insan haklarına, ailenin bütünlüğü ilkesine ve Anayasanın Eşitlik ilkesine aykırılık arz etmektedir.

Yukarıda arz ile izahına çalıştığım nedenlerden ötürü; Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmenlerinin Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin 37. Maddesi kapsamında eş durumu özrüm sebebi ile özrümün bulunduğu……………ilçesine atamamın yapılması hususunda gereğini saygılarımla arz ile talep ederim.

Ad-Soyad

Bu dilekçeye cevabı bekleyip beklemeyeceğiniz sendika avukatının kararıdır. Gerekirse Print Screen tuşuyla yada yazdır diyerek atama modülünüzün red kısmının bulunduğu sayfayıda avukata götürebilirsiniz. Sonuçta atama modülündeki red cevabıda Bakanlığın uygulamasıdır. Bundan sonraki süreçte idare mahkemelerine dilekçe yazılacak ve dava dosyanız mahkeme tarafından görüşülecektir. Şu ana kadar konuştuğum 6 avukatta %99 ihtimalle lehte karar çıkar demekte. Çünkü kılavuzun bağlayıcılığı yok idare mahkemeleri yönetmelik ve kanunlara göre hareket edecektir. Yönetmelikle mağdur edilseydik sendikalar iptal davası açacaktı.
Şu an aklıma gelenler bunlar. Yinede 28 Aralığa kadar umut var içimde.

BİMER 'e şikayet etmeyen kaldıysa

http://bimerapplication.basbakanlik.gov.tr/Forms/pgMain.aspx
bu adresten başvuru yap seçeneğiyle anayasanın eşitlik ve aile bütünlüğünün çiğnendiğini, mevcut özel sandıkların sosyal güvenlik kurumu gördüğünün geçici 20. maddede açıkca belirtildiğini bildirsinler. Umarım mail atarken BİMER 'i unutmamışsınızdır. Soruşturma ve bilgi edinmede bu kurumdan hızlısı yok.. Haydi arkadaşlar 28ine kadar direnin gün doğmadan hakkınızı alın.

EBS Ali Bey'e attığım mesaj

Sayın Ali Bey,
M.E.B'nın mevcut eş durumu atamasının yapılacağı ile ilgili sevindirici haberi tüm medyada yayınlandı. Özür gurubu durumundan Sağlık Özrü gibi önemli bir özür kaldırıldı çoğu kişi mağdur edildi. Bu tüm sendikalarca dillendirildi. Bir mağduriyetin giderilmesi açısından önemliydi. Ama mevcut kılavuzdaki Eş durumunu kapsayan bankacı eşlerinin mağduriyeti hiçbir ulusal yayında yayınlanmadı. Sayın bakan bir intikam alma operasyonu yaparmış gibi özel sandıklara bağlı sigortalı çalışanların eşlerinin tayin isteyememesi için başvuru yapanlar maddesine Sosyal Güvenlik Kurumu'na bağlı olarak çalışanlar ibaresini ekleyip, 506 sayılı kanunu hiçe saymış, 5010 sayılı kanundaki ilgili maddeleri yok saymış, Sosyal güvenlik kanununda hizmet birleştirme esaslarına dayalı kanunu yok saymış, eşitlik ilkesini hiçe saymış, aile bütünlüğü ilkesinide çiğnemiştir.
Temennim hafta içi eş durumu tayini yapılırken biz bankacıların eşlerinin mağdur edilmemesidir. Sonuçta bizler emekçiyiz sandık SGK'ya bağlanmış yada bağlanmamış bizim bu konuda yorum hakkımız yoktur. Yönetim kurulu buna karar verir ama cezalandırma ve intikam operasyonu bizim üzerimizde uygulanır.
Gerekli kamuoyu bilincinin bu konuyuda vakıf olması ve kamuoyu baskısının oluşabilmesi için yardımlarınızı dört gözle bekliyorum.
Saygılarımla.

M.E.B. Atama yönetmeliği açıkca belirtir okuyun

Madde 37 de belirtilen şu ibare "Öğretmenlerin bu özür durumundan yer değiştirme isteğinde bulunabilmesi için eşinin, atanmak istediği yerde sosyal güvenlik kurumuna bağlı olarak çalışması ve bu durumu belgelendirmeleri gerekmektedir."
Burda anlatılmak istenen sosyal güvenlik kurumu; SGK değildir Sosyal Güvenlik Kanuna bağlı bulunan tüm kurumlardır. Özel sandıklarda bu kurumlar arasındadır. Sosyal Güvenlik Kanunu Geçici 20. madde ile Özel Sandıkları kurumdan sayarak SGK'ya devrini öngörürken. Sayın bakan mevcut kılavuzda SSK ve Bağkur diye tanımlama yaparak mevcut yasanın ilgili maddesini hiçe saymıştır ki Bakan tarafından düzenlenmiştir. Garip ama gerçek!!! Hodri meydan Sayın Bakan hukuki süreçte başarımızı kutlarsınız artık. Unutmayın yönetmeliği değiştirmeniz size şu andan itibaren hiçbir fayda sağlamayacaktır.

Basın Yayın Kuruluşları vermediğiniz desteklere teşekkürler

Malum tarihte kılavuz yayınlandı diye o kadar çok sevindikki eşimize kavuşacağız dedik. Meğersem Sayın Bakan saman altından su yürüterek o kadar ince hesaplar yapmışki, geçmiş tarihlerde Banka Sendikalarıyla ve Bankalarla yaşadığı özel sandıkların SGK ya devrinin olmaması konusundaki intikamını konuyla alakası olmayan Milli Eğitim Bakanlığı'nda almaya kalkmıştır. Evet yanlış duymuyorsunuz Bakanda bir insan. İnsani duygularla hareket ediyor. Ama yanlış bilmiyorsam 2005 yılında 2008 yılında çoğumuz bankacı bile değildik. Üzülerek söylüyoruz eşimize kavuşmamız 2013 tarihinde olacak Bakanlıktan söylenen bu. Demokratik ve Özgürlükçü, Eşit Anayasanın temelini atacak bir hükümetin eğitimden sorumlu bakanının böyle yapması ileride ne kadar eşit, özgür ve demokratik olacağımızın göstergesidir. Anayasayı çiğneyen devletin bakanı, hemde çiğnediği ilkeler demokratik bir anayasaya gerekli. Eşitlik ve Aile Bütünlüğü maddelerini çiğniyor sayın bakan. Onu da geçtik Sosyal Güvenlik Kanunu 'nu ve ona bağlı birkaç kanunu daha çiğniyor. Kendi yönetmeliklerini çiğniyor. M.E.B. yönetmeliklerinde sigortalılık esastır SGKlılık değil. Eşinin sigortalı çalıştığını ispatlayan herkes eş durumu özründen faydalanır. Atamadan önce yönetmeliklerede bakmadık gerçi kesin saman altından su yürütmeyi iyi beceren bu bakan mevcut yönetmelikleride değiştirip Anayasaya aykırı birşeyler eklemiştir yönetmeliklere.
Demem o ki biz Özel Sandık Sigortalılarınında sesini biri duyursun. Bakanlığın demokrasi kanunları ile değilde Diktatörlükle yönetildiğini mevcut kanunları çiğneyen bir Bakanlık olduğunu herkes duysun istiyoruz.

Bakan Dinçer 'e Mesaj

Sayın Dinçer,
Şubat 2011 özür grubu atama kılavuzunda Sosyal Güvenlik Kanunu'nu çiğnediniz. Kimin sigortalı sayılıp sayılmayacağına kanun karar vermektedir. Özel Sandıklara bağlı çalışanlar Geçici 20. madde ile sigortalı sayılmışlardır. Bunun yanı sıra Anayasanın eşitlik ilkesini çiğnediniz, aile bütünlüğünü hiçe saydınız. Açık şekilde soruyoruz aileniz yokmudur? Haksızlığa, zulme bu kadar uğradığını söyleyen siyasi bir partinin göreve getirmiş olduğu Devlet Bakanı alenen zulmü, haksızlığı yaparsa bu durum tezat oluşturmuyor mu? Daha demokratik daha eşitlikçi özgürlükçü anayasayı bulunduğu konumu zulüm mekanizmalarını oluşturmak için harcayan siyasi bir zihniyetin oluşturacağına kimi inandırabilirsiniz? Geçmişten gelen hesaplaşmalarınızı olayla hiç alakası olmayan işçi sınıfına yansıtmanız hangi insani duygularınızın yansımasıdır? Sorarız size özel sandıklara bağlı çalışanlar sigortalı sayılmıyor ise bu çalışanlara iş veren kurumlar yasayı mı çiğniyor? Unutmayın ki bu zulme yönelik hareketleriniz mevcut bu uygulamaya açılan iptal davalarının yanı sıra eşleri özel sandıklara bağlı çalışan öğretmenlerinizinde idare mahkemelerinin kapılarını çalmasıyla sonuçlanacaktır. Sanmayınki yaptıklarınız unutulacak ve yanınıza kar kalacaktır. Size düşen görevinizi doğru yapmadığınızı kabul edip istifa etmektir.